Kıymetli dostlar merhaba. Güzelli ve güneşli bir başlık attım. Bu sadece enerji vermesi adına değil, aynı zamanda gerçekten güzel günlerin bizi, hepimizi ve tüm ulusumuzu beklediğini açıkça ifade etmek isterim. Şu ana kadar kayıplarımız oldu, ekonomik olarak dara düşenler, mali kayıp yaşayanlar ve türlü türlü olumsuzlukları yaşayan dostlarımız oldu. Bunlardan elbette ben ve şirketimde nasibimizi almış durumdayız. Hatta bu yeni değil, son bir yıldır kara bulutlar tüm sektörümüzün üzerini kaplamıştı, pandemi süreci de ekstra bir eğlencesi oldu diyebilirim. :)Her ne yaşanırsa yaşansın, her ne olursa olsun, sağlık gibi bir gerçek var ki, paha biçilemez. Satın alınamayacak en kıymetli olgu. O nedenle kayıplarımız hiçbirimizi yıldırmasın. Şu an gerek kamu ve gerekse özel sektörde işin ehli, inanılmaz güzel insanlar, yeniden doğacağımız güneşli güzel günlerin altyapısını hazırlamaya başlamış durumdalar. STK'lar ve şirketlerde bu süreçte inanılmaz olumlu sonuçlar ortaya çıkaracak girişimler sağlıyorlar. Biz birarada yaşama kültürünü güçlendirdikçe, onların işi çok daha rahat olacak. İlk aklıma gelen yapılardan kısaca söz etmek isterim. TGA, YEPUD, GTD, TÜED, TÜROB, TÜROFED, INTHA, TETSED, SITE, MPI, BOYD ve daha niceleri, sektör bazında ele alırsak sektörü, ülke olarak ele alırsak ülkemizi daha yaşanabilir, daha sağlıklı, daha güçlü kılmak için çalışmalar gerçekleştiriyorlar. Fikir alışverişleri sağlıyorlar, daha iyi nasıl yapılabiliri irdeliyorlar ve gerçekten güzel işler ortaya çıkartmak için efor sarfediyorlar. Bunları özellikle belirtmek, altını çizmek ve hakkını vermek adına paylaşmanın doğru olduğunu düşünüyorum.Sadece bu yapılar mı? Hayır. Bakanlıklar, Valilikler, Belediyeler, Kaymakamlıklar... TÜSİAD, MÜSİAD ve diğer iş insanları dernekleri. Bazı medya grupları, eğitimciler, sağlıkçılar, sanatçılar herkes elinden gelenin en iyisini ortaya koymaya çalışıyor.Pandemi denilen bu belalı süreç, tüm dünya toplumları tarafından ilk kez deneyimlendi. Belli olmayan bir düşmanla savaşmak gerçekten çok zor. Önlemler nasıl olur? Nasıl sağlıklı kalınır? Ekonomimiz nasıl yönetilir? gibi yüzlerce soru aklımızı ve fikrimizi meşgul etti ve etmeye devam ediyor. Ancak aşacağız. Hep birlikte aşacağız. Yukarıda söz ettiğim kurumlar ve bu kurumlarda emek veren tüm paydaşlar, eminim hepimizin içine su serpecek fikirler, projeler ve somut önerileri kısa süre sonra getireceklerdir. Ancak şunu unutmamak lazım. Halkın barınma, sağlık ve eğitim zorunlu hallerini devlet yetkilileri çözmeye çalışırken, bizim de boş durmamamız lazım. Katma değer yaratacak projeleri oluşturmuş, sektörlerimizin uygulayacağı hale getirmiş, tüm teknik içeriği belirlenmiş şekilde hazır tutuyor olmamız lazım. Çünkü, rakiplerimiz eskisinden çok daha fazla dünya piyasalarında boy göstermeye çalışacaklar. Kıran kırana rekabet ortamında bulacağız kendimizi. Pandemi sonrasına bugünden tezi yok başlayarak, turizm ve kültür sanat branşları başta olmak üzere tüm hazırlıklarımızı tamamlamış olmamız gerekli.Festivalinden, konserine, konaklamasından transferine, yeme içmesinden, alışveriş alanlarına kadar, ürün bazında hazırlıklarımıza başlamamız gerekli. Tüm bunları pembe tablo çizmek için paylaşmış değilim. Şu gerçeği, yani güçlü rakiplerimizi göz ardı edemeyiz. MICE alanında; Yunanistan, italya, İspanya ve Portekiz. Kültür Sanat Alanında; İtalya, İspanya, Fransa, Almanya ve İngiltere. Turizm Alanında: Yunanistan, İtalya ve İspanya. Tüm bu branşlar Türkiye için hayati derecede önemli. Biz teknoloji ihraç eden ya da doğalgaz ya da petrol zengini bir ülke olmadığımız için, net döviz girdisi sağlayan bu sektörlere ülkemizin ihtiyacı sonsuz. Ayakları yere basan ne kadar çok fikrimiz olursa, ne kadar fazla proje üretirsek, ne kadar fazla katma değer sağlarsak, bu doğmamış çocuklarımız için dahi önemli.Şu anda dünya kurtuluş savaşı içerisinde. Bu savaştan ya sağ çıkacağız, ya da sağ çıkacağız. Başka bir seçeneğimiz yok. Sağ kaldığımız tüm sürelerde, yaratıcılıklarımızı da bu yönde çok iyi, verimli ve yüksek değerde ortaya koyabilmeliyiz.Temmuz - Ağustos'a kadar bu iş bir şekilde hafifleyecek ve Eylül gibi iş yapmaya başlayacağız. Önümüzde ki birkaç ay göz açıp kapanıncaya kadar geçecek. Bu süreci iyi değerlendirir, iyi planlar yapıp, tüm bunları doğru yapılarla paylaşabilirsek, bizi hiçbir ülke tutamaz. Tüm farklılıklarımızla aramızda ki bağı daha da güçlendirip, tüm renklerimizle kenetlenip, tüm dillerimizle hayata yorum katıp, tüm kalbimizle sevgiyle yaklaşıp, tüm samimiyetimizle birlik içinde işler ortaya koyabilirsek kısa sürede aşacağız biz bu işi...Sonra ne mi olacak? Güzel günler göreceğiz, güneşli günler. Ardından ise motorları maviliklere süreceğiz. :)Sevgiyle, saygıyla ve sağlıkla kalın.Umut Kaya
Event News Köşe Yazarları'nın görüşleri kendilerine aittir. Event News, tüm dünya görüşlerine, yaşam tarzlarına, kişisel seçimlere ve fikirlere eşit mesafede yayın politikasına sahiptir.